Filmin Künyesi:
ÇOCUKLUK | BOYHOOD | Yönetmen: Richard Linklater / Oyuncular: Patricia Arquette (Anne), Ethan Hawk (Baba), Ellar Coltrane (Mason), Lorelei Linklater (Samantha), Marco Perella (Profesör Bill Welbrock), Evie Thompson (Jill), Brad Hawkins (Jim), Jenni Tooley (Annie) / ABD / 2014 / Renkli / 162´
Sinopsis:
Çığır açan bir büyüme öyküsü, film çekimi alanında bir deney, bir tür video-günlük ve bir aile albümü… Çocukluk, 2002’den 2014’e, 12 yıllık bir sürede geçen, aynı oyuncuları bu 12 yıl boyunca izleyen, oyuncuları da film boyunca yaşlanan, senaryosu çekim süresi sırasında hem de oyuncuların müdahalesiyle yazılan çok özel bir film. Önce Sundance’te prömiyerini yapan, ardından Berlin’de yarışan Çocukluk, yönetmen Richard Linklater’ın tabiriyle “bir oğlanı birinci sınıftan 12. sınıfa kadar izleyen ve üniversiteye gidişiyle biten, anne-baba ile çocuk arasındaki ilişkinin öyküsü”, Ethan Hawke’a göre ise “kapsamıyla Tolstoyvari bir film”
Artılar
- Filmdeki oyunculukları oldukça başarılı buldum.
- Filmin son sahnesi oldukça güzeldi
- Filmin büyümeyi bizim içimize de sindire sindire işleyişini başarılı buldum.
- Diyalogları başarılı buldum.
Eksiler
- Filmin süresi biraz uzun gibi. Eee ne de olsa büyümek kolay değil 🙂
- Mason ve Sam’ın Profesör üvey babalarından ayrıldıktan sonra daha önce iyi geçindikleri üvey kardeşleri ile bağlarının tamamen kesilmiş gösterilmesini biraz garip karşıladım.
- 12 yıla yayılmış olan çekim sürecinin yönetmenin zihninde kurduğu ilk film tasarımına olumsuz yönde etki ettiğini düşünüyorum. Geçen süre zarfında yönetmenin o en baştaki düşünce ve hissiyatı aynı ölçüde devam ettirmesi zor diye düşünüyorum.
Keşif
- Filmden aklımda kalan güzel bir replik: “An bizi yakalıyor”
- 12 yıllık bir film olması hali ile tarihe tanıklık eden bir belgesel özelliği de taşıyor. 11 Eylül saldırısı, Irak Savaşı, Bush-Obama seçimi, Harry Potter filmleri vb.
- Mason ve Sam’ın üvey baba adayları arttıkça biyolojik babaları ile olan ilişkileri daha da kuvvetleniyor.
- Filmin başlarında Sam ve Mason henüz küçükken geçen bir sahne var. Sam ranzasından kalkıp şarkı söylemeye başlıyor ve Mason ile yastık kavgasına tutuşuyorlar. Bu sahneyi o kadar içten ve hayattan buldum ki.
Öylesine
- “Büyüdüm büyüdüm Mason’la büyüdüm. Kadrajlar bize dardı Mason’la büyüdüm.”
- “Mason Yüzlüm”
- “Masum Yüzlü Mason”
- Mason üniversite için evden ayrılırken annesi ona şöyle seslense nasıl olurdu: “Lou lou Mason” 🙂
- “Büyümekten korksak filmi çekmezdik”