Gözümün Nuru

image

Filmin Künyesi:

GÖZÜMÜN NURU | Yönetmen: Hakkı Kurtuluş, Melik Saraçoğlu / Oyuncular:  Melik Saraçoğlu, Bilgin Saraçoğlu, Orhan Saraçoğlu, Ahmet Saraçoğlu / Türkiye  / 2013 / DCP / Renkli / 78’

Sinopsis:
Kahramanımız M. Genç yaşında tam bir sinema tutkunudur. Tüm hayatını film çekme idealine bağlamıştır ama göz retinasında yaşadığı ciddi bir rahatsızlık sonucu üst süte iki ameliyat geçirir. Gözlerini tamamen kaybetme korkusuyla tam 40 gün boyunca gözleri bandajlı, yüzükoyun yatmak zorunda kalır. M. bu sancılı süreçte korkularıyla yüzleşmeye başlar; dahası sinemayla kurduğu takıntılı aşkı da gözden geçirecektir. M.’nin kendi yaşadıklarını ti’ye alan tarzı, yaşadığı karanlığa karşı verdiği savaştaki en güçlü silahı olacaktır. Hakkı Kurtuluş ve Melik Saraçoğlu’nun senaryoya ve yönetmenliğe beraber imza attıkları son yapım olan film, sıra dışı bir konuya ve çekim planlarına sahip.

Artılar

  • Genel anlamda oldukça özgün ve güzel bir çalışma olmuş.
  • Eski Türk filmlerinden sahnelerle yapılan harmanlamalar güzel olmuş.
  • “Altın Günü” tadındaki komşu ziyareti sahnesi çok güzel çekilmiş.
  • Filmin giriş jeneriği etkileyici.

Eksiler

  • Melik’in sevgilisi Öykü ve onun ailesi hakkında da biraz bilgi sahibi olsak iyi olmaz mıydı diye düşünmeden edemedim
  • Filmin temposunda yer yer düşmeler oluyor.

Keşif

  • Filmdeki rüya sahnelerinden birinde Melik çekmeyi düşündüğü film projesi ile ilgili yapımcı, oyuncu ve eleştirmenle konuşuyor. Bir nevi Melik’in sinemasal “sırat köprüsü” deneyimi diye düşündüm.
  • Bir arada yemek yendiği bir sahnede aile bireylerinin Melik’in kız arkadaşı Öykü ile ilgili duygu ve düşüncelerini dile getirirlerken, kameranın Öykü’nün yüz ifadesini ve özellikle de gözlerini bize göstermesi.
  • Lyon’dan İstanbul’a dönüş sürecinde, kameranın bizlere görüntüleri Melik’in görebilme açısına paralel aktarması.
  • Film kimi açılardan bana 2013 !f Festivali’nde seyrettiğim “Kaybolan Dalgalar” (Yön: Kristina Buozyte) filmini anımsattı. O filmde karakterimiz komadaki bir hastanın bilincine girerek bir “aşkın” peşinden koşuyordu. Bu filmde de seyirciler olarak bizler Melik’in gözüne girerek onun “sinema aşkının” peşinden koşuyoruz.

Öylesine

  • “Işıkla Karanlık Arasında”.
  • “Gözlerimi Kaparım, Sinemamı Yaparım”.

Bir cevap yazın