Taş Bebek

image

Filmin Künyesi:

TAŞ BEBEK | PAPUSZA| PAPUSZA   | Yönetmen:  Joanna Kos-Krauze, Krzysztof Krauze  / Oyuncular:  Jowita Budnik (Papusza), Antoni Pawlicki (Jerzy Ficowski), Zbigniew Waleryś (Dionizy Wajs), Artur Steranko (Czarnecki), Joanna Niemirska (Wanda Ficowska), Andrzej Walden (Julian Tuwim)  / Polonya / 2013 / Siyah-Beyaz / 131´

Sinopsis:

Gerçek bir yaşam öyküsüne dayanan Taş Bebek, Papusza lakaplı Bronisława Wajs’ın trajik kaderini anlatıyor. Papusza şiirlerini resmi olarak yayımlayan ve Lehçeye çevrilen ilk Roman şairdir. Tüm bunlar iki adamın çabasıyla gerçekleşir: Polonya’daki Roman cemaatinin yaşayışına odaklanan şair tarihçi Jerzy Ficowski ve Julian Tuwim. Karlovy Vary’de prömiyerini yapan Taş Bebek, Roman cemaatini etkileyen olaylarla bu efsanevi şairin hikâyesini anlatıyor: “Papusza tanınan biri. Hayat hikâyesi bir zamanlar lanetli şairi anlatan bir efsane olarak düşünülürdü. Bu hikâyeyi canlandırabilmek için doğru dili aradık. Siyah-beyaz çekim, hikâyeye duygusal bir kesinlik kattı. 1950-1960’larda çekilen fotoğraflardan esinlendik. Görüntülerin güzel olmasını istedik; çünkü artık bu dünyayı yeniden yaratamayız: 1950’lerin Polonya’sında bir shtetl. Bunun doğru yaklaşım olup olmadığına karar vermek ise izleyici ve eleştirmenlere kalmış.” – Joanna Kos-Krauze

Artılar

  • Filmi oldukça beğendim.
  • Oyunculuklarda Jowita Budnik, Antoni Pawlicki  ve Zbigniew Waleryś çok başarılıydılar.
  • Pastoral görüntüler bir harika.
  • Senaryoyu beğendim.
  • Müzikler tadındaydı.

Eksiler

  • Filmde sahneler arasındaki kesmeler sanki biraz fazla olmuş.
  • Filmde kullanılan zaman kaydırmalı anlatım zaman zaman anlaşılırlığı olumsuz etkiliyor.

Keşif

  • Filmin ilk bölümünde görüntüler çok güzel fakat konu biraz durağan/sıkıcı iken; ikinci bölümde görüntüler normal seviyeye inerken konu oldukça tempo ve heyecan kazanıyor.
  • Filmden bir replik: “Mezarıma sakın taş dikme. Ağırlığım bana zaten yetiyor.”
  • Filmde kimi sahnelere eşlik eden kuşları anlamlı buldum. Özellikle Papusza’nın yalnız başına olduğu sahnelerde ona eşlik eden bir kuş oluyor genellikle.
  • Filmde Papusza’nın ailesinin ve çevresinin okumuş olmayı kötü bir şey olarak görmelerini ve de şiirlerin gün yüzüne çıkmasından sonra hayatlarının daha kötüye gitmesini oldukça ilginç buldum.
  • Bir sahnede yağmurlu bir havada kapının eşiğinde Papusza ve Jerzy yan yana durmaktadırlar. Bu sahne bana “Sevmek Zamanı” (Yönetmen: Metin Erksan) filminde benzer yağmurlu bir sahnede duvarın dibinde yan yana bekleyen “Meral” (Sema Özcan) ve “Halil” (Müşfik Kenter) ikilisini hatırlattı.
  • Filmden bir replik: “Şiirden para alınır mı ki? Onlar benim değil ki. İstedikleri zaman gelip istedikleri zaman gidiyorlar.”
  • Filmde anlatılan olaylar o dönemki Polonya’da yaşayan Romanlar için okumuş olmanın yarardan çok zarar getirdiğini gösteriyor.

Öylesine

  • “Inside Papusza” | “Sen Şiirlerini Yaz”
  • “Biz şiirsiz kaldık.”
  • “Bronisława Wajs, 1949”
  • “Şiir yazan Romanı taşlarlar.”