Hayat Çok Güzel

image

Filmin Künyesi:

HAYAT ÇOK GÜZEL | LIFE FEELS GOOD | CHCE SIE ZYC | Yönetmen: Maciej Pieprzyca / Oyuncular: Dawid Ogrodnik (Mateusz), Dorota Kolak (Mateusz’un Annesi), Arkadiusz Jakubik (Mateusz’un Babası), Helena Sujecka (Matylda), Mikolaj Roznerski (Tomek), Katarzyna Zawadzka (Magda), Anna Karczmarczyk (Anka)  / Polonya / 2013 / Renkli / 112´

Sinopsis:

Hayat Çok Güzel gerçek bir hikayeden yola çıkıyor. Film, çocukluğunun ilk yıllarında zeka geriliği teşhisi konulan ve dış dünyayla bağlantı kurmadan büyüyen serebral palsi hastası Mateusz’un hikayesine odaklanıyor. Yirmi beş yıl sonra Mateusz’un gayet normal ve akıllı bir insan olduğu ortaya çıkar. bu yapım, pek çok kişiye engellilik meselelerine yönelik oldukça eski kafalı bir yaklaşım içinde gibi görünebilecek olsa da, daha şimdiden oldukça etkileyicidir. Üstelik, Polonya açısından çığır açıcı nitelikte ve hatta ana akım Polonya sineması düşünüldüğünde cesur bile sayılabilecek bir yapımdır. Fiziksel ve zihinsel engellilere yönelik tutum, filmin de bizi bilgilendirdiği üzere, seksenler, doksanlar ve 2000’li yılların başında çok daha bilinçsizdi. Bu dönemler çocukluğunu Kamil Tcakz’in oynadığı, yetişkinlik halini ise Dawid Ogrodnik’in canlandırdığı Mateusz’un büyüdüğü zamanlara denk geliyor.

Artılar

  • Genel anlamda iyi bir film diyebilirim.
  • Dawid Ogrodnik oldukça başarılı bir oyunculuk sergilemiş.
  • Filmdeki müzik kullanımı başarılı.
  • Görüntü yönetimini başarılı buldum.

Eksiler

  • Filmde “meme” sorunsalı biraz fazla yer işgal etmiş gibi geldi bana.
  • Mateusz’u çok seven annesinin evdeki kazadan sonra onu tekrar yanına almaması iyi yansıtılamamış gibi geldi bana.
  • Mateusz’un, başarısından dolayı gazeteye haber olup sonrasında başka yere nakledilmesi ile ilgili süreç çok iyi aktarılamamış gibi geldi bana.

Keşif

  • Aşırı salgılanan testosteron hormonunun Mateusz üzerindeki etkisi “Özür Dilerim” (Yönetmen: Cemil Ağacıkoğlu) filminde benzer kaderi paylaşan Selim (Güven Kıraç) karakterini bana hatırlattı.
  • Mateusz’un ailesi ile beraber yaşadığı evin içindeki sahne çekimleri başarılıydı.
  • Dış ses kullanımı başarılı bir şekilde uygulanmış.
  • Film içerisindeki bölümlemelerde simgeler kullanılması hoş olmuş.
  • Mateusz’un babası filme oldukça renk katmış.
  • Mateusz’un iletişim kurma becerisindeki iyileşme sonrasında hemen herkesin olduğu bir sahnede “Ben bitki değilim” demeye çalıştığı sahne oldukça duygusaldı.
  • Mateusz’un konuşurken zaman zaman “memelemesi” “Hanzo” (Yönetmen: Zeki Ökten) filmindeki Kemal Sunal’ı hatırlattı.
  • Mateusz’un babasının, oğlunun yerdeki zoraki sürünüşünü bir oyuna çevirdiği sahne çok anlamlı ve güzeldi.

Öylesine

  • “İnsanları Seyreden Mateusz”

Bir cevap yazın