Karanlık Gece

8 out of 10 stars (8 / 10)

Film ile ilgili künye, özet ve değerlendirmeler aşağıdaki gibidir.

Filmin Künyesi:

Karanlık Gece | Black Night | Yönetmen: Özcan Alper / Senarist: Özcan Alper, Murat Uyurkulak / Oyuncular: Berkay Ateş (İshak), Cem Yiğit Üzümoğlu (Ali), Taner Birsel (Ali’nin Babası), Pınar Deniz (Sultan), Sibel Kekilli (Ali’nin Ablası), Deniz Şen Hamzaoğlu (Osman), Süleyman Kabaali (Reşat), Tarhan Karagöz (Muhtar), Fırat Kaymak (Nurettin), Ozan Çelik (Erol), Özgür Cem Tuğluk (Şükrü), Sefa Tantoğlu (Cengiz), Ceylan Ertem (Leyla), Güneş Hayat (Nesibe) / Türkiye / 2023 / Renkli / 113´ 

Özet:

İshak, küçük bir dağ kasabasından çıkmış gezgin bir müzisyendir. 7 yıl önce parçası olduğu bir linç olayı, ölmek üzere olan annesine veda etmek için kasabasına döndüğünde peşini bırakmaz. Çocukluk arkadaşları olan diğer beş faille ve onları destekleyen kasaba halkı ile yüzleşen İshak, üzerine çöken suçluluk duygusuyla mücadele eder. Ancak suç ne kadar büyükse, herkesin elinde kan olduğu için sessizlik o kadar güçlenir.

Not: Yukarıdaki paragraf Başka Sinema sayfasından alınmıştır.

Öylesine

  • Filmi oldukça beğendim.
  • Oyunculuklar başarılı.
  • İshak ve annesinin köydeki ev sahneleri “Sonbahar” (Yönetmen: Özcan Alper) filminde Yusuf (Onur Saylak) ile annesi arasındaki köy sahnelerini hatırlatır.
  • Acılı baba rolünde Taner Birsel’in karakteri “Küf” (Yönetmen: Ali Aydın) filmindeki Basri (Ercan Kesal) karakterini hatırlatır.
  • Filmde birkaç yerde Ali’nin telefonun melodisini duyarız, bir Afrika şarkısı. Benzer bir sahne detayı “Üç Maymun” (Yönetmen: Nuri Bilge Ceylan) filminde Hacer’in (Hatice Aslan) Yıldız Tilbe şarkısı çalan telefon melodisinde de vardır.
  • Obruklar, öfkeli kalabalık, düzeni bozma ve bunun gibi detaylarla “Kurak Günler” (Yönetmen: Emin Alper) filmi ile benzer olması güzel bir tesadüf olmuş.
  • “Sultan ile İshak ve Ali”
  • “Islıkçılar”
  • “Obruklu Köyün Palyaçosu”

Bir Kuşak

7 out of 10 stars (7 / 10)

Film ile ilgili künye, özet ve değerlendirmeler aşağıdaki gibidir.

Filmin Künyesi:

Bir Kuşak | A Generation | Pokolenie | Yönetmen: Andrzej Wajda / Senarist: Bohdan Czeszko (Kitap) / Oyuncular: Tadeusz Lomnicki (Stach Mazur), Urszula Modrzynska (Dorota), Tadeusz Janczar (Jasio Krone), Janusz Paluszkiewicz (Sekula), Ryszard Kotys (Jacek), Roman Polanski (Mundek), Ludwik Benoit (Grzesio), Zofia Czerwinska (Barmen Lola), Zbigniew Cybulski (Kostek), Tadeusz Fijewski (Alman Muhafız), Zygmunt Hobot (Abram), Cezary Julski (Arabacı), Bronislaw Kassowski (Waldemar Berg), August Kowalczyk (Rahip), Jerzy Krasowski (Wladek), Zenon Laurentowski (İşçi), Stanislaw Milski (Krone), Juliusz Roland (Kaczor) / Polonya / 1955 / Siyah-Beyaz / 87´ 

Özet:

İkinci Dünya Savaşı sırasındaki Polonya yeraltı örgütlenmesini anlatan üçlemenin ilk filmi özünde bir büyüme hikâyesidir. Tarihsel fonda ise, 1943’te kendilerini Treblinka toplama kampına nakliye etmeye çalışan Alman birliklerine karşı mücadele eden Yahudi direnişi, bilinen adıyla “Varşova Getto Ayaklanması” vardır. Kahramanımız Stach hem aşkın tadını hem de baskıya karşı direnişi öğrenirken, film savaşın bedeline dair amansız bir insanlık portresi sunuyor.

Not: Yukarıdaki paragraf İstanbul Modern sayfasından alınmıştır.

Öylesine

  • Filmi genel anlamda beğendim.
  • Stach’nin Dorota ile kalp figürü içerisinde kaldıkları sahne güzeldi.
  • Bardaki duvar saati güzeldi.
  • “Bay Sekula”

Beni Çok Sev

6.5 out of 10 stars (6,5 / 10)

Film ile ilgili künye, özet ve değerlendirmeler aşağıdaki gibidir.

Filmin Künyesi:

Beni Çok Sev | Yönetmen: Mehmet Ada Öztekin / Senarist: Mehmet Ada Öztekin / Oyuncular: Sarp Akkaya (Musa), Songül Öden (Nuriye), Ercan Kesal (Sedat), Aleyna Özgeçen (Yonca), Füsun Demirel (Nebahat, Musa’nın Annesi), Güner Özkul (Gülendam, Sedat’ın Eşi), Ushan Çakır (Müfettiş), Serpil Özcan (Nihan), Ali Seçkiner Alıcı (Apo), Sinan Arslan, Doğukan Polat / Türkiye / 2021 / Renkli / 124´ 

Özet:

Sedat, Konya kapalı cezaevinde gardiyan olarak çalışan bir adamdır. Kendisine verilen görev gereği Sedat, mahkum olan Musa’yı bir günlüğüne cezaevinden çıkararak memleketine götürür. Musa, hapishanede olduğu 14 yılın ardından ilk defa karısını, annesini ve kendisinden uzaklaşan kızı Yonca’yı görür. Kızı ile muhteşem bir gün geçiren Musa, bir şeylerin yanlış gittiğine dair bir hisse kapılır. Çok geçmeden annesi Musa’dan sakladıkları her şeyi anlatır. Yonca aslında Musa’nın kızı değildir. Kızının öldürüldüğünü öğrenen Musa, onun başına gelenleri öğrenmek zorundadır.

Not: Yukarıdaki paragraf Beyazperde sayfasından alınmıştır.

Öylesine

  • Filmi genel anlamda vasat buldum.
  • Ercan Kesal nedense hep aynı karakterleri oynuyor/canlandırıyor gibi geliyor bana.
  • Filmin süresi biraz daha kısa olabilirmiş.
  • Final bölümü başarılı.

Bağlılık – Aslı

7 out of 10 stars (7 / 10)

Bağlılık – Aslı filmi ile ilgili künye, özet ve değerlendirmeler aşağıdaki gibidir.

Filmin Künyesi:

BAĞLILIK – ASLI | THE BOND | Yönetmen: Semih Kaplanoğlu / Senarist: Semih Kaplanoğlu / Oyuncular: Kübra Kip (Aslı) , Ece Yücel (Gülnihal), Umut Kurt (Faruk), Almina Kavcı (Zeynep, Aslı’nın Bebeği), Merve Şeyma Zengin (Seval, Aslı’nın Kardeşi), Osman Alkaş (Aslı’nın Babası), Jale Arıkan (Aslı’nın Annesi) / Türkiye / 2019 / Renkli / 133´ 

Özet:

Doğumdan sonra işe başlamak için bebek bakıcısı arayan Aslı, uzun uğraşlardan sonra genç bir bakıcı bulur; Gülnihal… Onun da bir bebeği vardır… Gülnihal’in gelişi ile Aslı’nın kendinden bile gizlediği sırları ortaya çıkmaya başlar…

Not: Yukarıdaki paragraf Boğaziçi Film Festivali sayfasından alınmıştır.

Öylesine

  • Filmi genel anlamda beğendim.
  • Film yönetimi başarılı.
  • Oyunculuklar genel olarak başarılı.
  • Film boyunca hava genellikle kapalı ve/veya yağmurlu. Aynı Aslı’nın içinde olduğu ruh hali gibi.
  • Kimi diyaloglardaki doğal komedi Semih Kaplanoğlu filmlerinde pek aşina olmadığımız bir yön.
  • Filmdeki bazı sahneler özellikle güzel: Orman kenarında arabanın arkasında Aslı’nın bebeğini emzirdiği sahne; Aslı’nın ölü bir köpeği taşıdığı sahne; Aslı’nın bisiklet gezisi sonrasında ormanda dinlendiği sırada arkasından geçen köpek; Karlar arasında Aslı’nın, annesinin siluetini görmesi

Bağlılık – Aslı Filmi için Öylesine İsim Önerileri 

  • Bulunamadı.

Berlin’de Bir Yerde

Berlin'de Bir Yerde filminde Gustav

6.5 out of 10 stars (6,5 / 10)
Berlin’de Bir Yerde filmi ile ilgili künye, sinopsis ve değerlendirmeler aşağıdaki gibidir.

Filmin Künyesi:

BERLİN’DE BİR YERDE | IRGENDWO IN BERLIN | Yönetmen: Gerhard Lamprecht / Senarist: Gerhard Lamprecht / Oyuncular: Harry Hindemith (Paul Iller), Hedda Sarnow (Grete Iller), Charles Brauer (Gustav Iller), Fritz Rasp (Waldemar Hunke), Gerhard Haselbach (Hansotto Steidel), Hans Leibelt (Bay Eckmann), Paul Bildt (Bay Birke), Magdalene von Nußbaum (Bayan Schelp), Lili Schoenborn-Anspach (Bayan Timmel), Gaston Briese (Bay Timmel), Lotte Loebinger (Bayan Steidel), Edda Meyer (Lotte), Walter Bluhm (Onkel Kalle), Hans Trinkaus (Willi) / Almanya / 1946 / Siyah-Beyaz / 85´ 

Sinopsis:

İkinci Dünya Savaşı’nın ardından Berlin, harap bir haldedir. Gustav, Willi ve arkadaşları için şehrin harabeleri, heyecanlı olduğu kadar tehlikeli bir oyun parkıdır. Oynadıkları oyunlar, vakit geçirmelerine yardımcı olmaktadır, özellikle babasının esir kampından döneceği günü bekleyen Gustav için. Bir gün, karşılarına çaresiz ve bitap bir halde bir yabancı çıkar… Gerhard Lamprecht’in savaş sonrası çektiği ilk film olan ve savaşın sona ermesinden yalnızca aylar sonra çekilen Berlin’de Bir Yerde, harap olmuş şehrin sakinlerinin psikolojilerine gerçekçi bir bakış sunuyor.

Not: Yukarıdaki paragraf Pera Müzesi sayfasından alınmıştır.

Öylesine

  • Filmi genel anlamda beğendim.
  • Oyunculuklar, özellikle de çocuk oyuncu Charles Brauer oldukça başarılı.
  • Final sahnesi güzeldi.
  • Yan hikayede gelişen Birke ile Timmel aileleri arasındaki bağlantı pek güçlü kurulamamış.
  • Filmin başlarındaki müzik kullanımı biraz fazla olmuş gibi geldi bana.
  • Bu filmdeki köpek biblosu yine bir II. Dünya Savaşı sonrası yapımı olan “Umberto D.” (Yönetmen: Vittorio De Sica) filmindeki köpeğin bir tezahürü olmuş sanki. O filmle ilgili Öylecine Bir Aşk sayfasındaki değerlendirme yazısına buradan erişebilirsiniz.

Berlin’de Bir Yerde Filmi için Öylesine İsim Önerileri 

    • “Sözlerini Berlin’e Sakla”
    • “Willi Tell”
    • “Yazı Tura”

Ayka

Ayka rolünde Samal Yeslyamova

Ayka filmi ile ilgili künye, sinopsis ve değerlendirmeler aşağıdaki gibidir.

Filmin Künyesi:

AYKA | Yönetmen: Sergei Dvortsevoy / Senarist: Sergei Dvortsevoy, Gennadiy Ostrovskiy / Oyuncular: Samal Yeslyamova (Ayka), Zhipara Abdilaeva (Chinara), Sergey Mazur (Veteriner) / Kazakistan / 2018 / Renkli / 100´ 

Sinopsis:

Bir önceki filmi Tulpan’la Cannes’da Belirli Bir Bakış ödülüne layık görülen Sergei Dvortsevoy, on yıllık bir aradan sonra 25 yaşındaki Ayka’nın hayata tutunma hikâyesini anlatıyor. Ayka, Moskova’da doğum yaptıktan hemen sonra hastaneden kaçar. Bir hafta boyunca bedenindeki tüm doğum sonrası etkileri görmezden gelerek ve yeni doğum yaptığını herkesten gizlemeye çalışarak iş aramaya başlar. Ancak çalışma izni olmayan bu kadına kimse iş vermek istemeyecektir. Ayka ilk sahneden itibaren izleyiciye kendi önyargılarını sorgulatan, hayata tutunma adına bireyin insanlığından nasıl ödün verebileceğini gözler önüne süren bir dram.

Not: Yukarıdaki paragraf İstanbul Modern sayfasından alınmıştır.

Öylesine

  • Genel anlamda başarılı bir film olmuş.
  • Başrolde yer alan Samal Yeslyamova çok iyi bir oyunculuk sergilemiş.
  • Yönetmenin bir önceki filmi Tulpan’a göre oldukça farklı bir çalışma olmuş.
  • Hem filmin temposu hem de hareketli kamera kullanımı zaman zaman izlemeyi zorlaştırabiliyor.
  • Yavru köpeklerin yaralı annelerini emdikleri sahne güzeldi.

Ayka Filmi için Öylesine İsim Önerileri 

  • “Acı Süt”
  • “Taşı Toprağı Altın Şehir”

 

Bir Zamanlar Kasım’da

image

Filmin Künyesi:

BİR ZAMANLAR KASIM’DA| PEWNEGO GO RAZU W LISTOPADZIE | ONCE UPON A TIME IN NOVEMBER | Yönetmen: Andrzej Jakimowski / Senarist: Andrzej Jakimowski / Oyuncular: Grzegorz Palkowski (Marek), Agata Kulesza (Agata, Marek’in Annesi), Edward Hogg (Miki), Alina Szewczyk (Ola), Krzysztof Kiersznowski (Zdzislaw) / Polonya / 2017 / Renkli / 88´

Sinopsis:

İşsiz kalan öğretmen Agata, hukuk öğrencisi oğlu Mareczek’le beraber oturdukları evden tahliye edilmiştir. Çaresizlik içinde bir pansiyondan ötekine, bir sığınma evinden boş buldukları bir arsaya Varşova’yı dolaşırlar. Hiç kimsenin yoksulları önemsemediği bir sosyal düzende kurallar empatiden önce gelmekte ve bu iki eğitimli insan her gün başka bir aşağılanmaya göğüs germektedir. Yönetmen Jakimowski, Ken Loach, Oliver Stone ve Michael Moore’dan izler taşıyan filminde orta sınıfların kendilerini bir anda toplumun en alt tabakasında bulmalarının an meselesi olduğu gerçeğini gazetecilere özgü bir yaklaşımla yüzümüze vuruyor. İlk gösterimini Varşova Film Festivali’nde yapan filmde Agata rolünü, Oscar’lı Ida filminde teyzeyi oynayan Agata Kulesza üstleniyor.

Not: Yukarıdaki paragraf İstanbul Film Festivali sayfasından alınmıştır.

Öylesine

  • Filmi genel anlamda beğendim.
  • Oyunculuklar başarılı.
  • Senaryo biraz daha derinlikli olabilirdi.
  • Yönetmen kurmaca ile belgesel görüntülerini uygun bir şekilde eklemlemeyi başarmış.
  • Agata’nın köpeği ile olan arkadaşlığı “Umberto D.” (Yönetmen: Vittorio De Sica) filmini akıllara getiriyor.

Truman

image

Filmin Künyesi:

TRUMAN | Yönetmen: Cesc Gay / Oyuncular: Ricardo Darín (Julián), Javier Cámara (Tomás), Dolores Fonzi (Paula) / İspanya / 2015 / Renkli / 108´

Sinopsis:

Öğretmenlik yapan Tomas, birkaç gün geçirmek üzere Kanada´dan Madrid´deki aktör arkadaşı Julian´ın yanına seyahat eder. İki eski dost (ve Julian´ın sadık köpeği Truman) ansızın bir araya gelmiştir ve birbirine zıt pek çok duyguyu bir arada yaşayacakları bir zaman diliminin fitili ateşlenmek üzeredir. Cesc Gay´in İspanya Feroz Ödülleri´nde senaryo ve oyuncu ödülleri kazanan filmi, hem izleyeni fena halde eğlendiren hem de duyguları can evinden vuran bir potansiyel taşıyor. Truman yılın en dokunaklı filmlerinden biri.

Not: Yukarıdaki paragraf İKSV sayfasından alınmıştır.

Artılar

  • Filmi genel anlamda beğendim.
  • Oyuncu seçimleri ve oyunculuklar başarılı.

Eksiler

  • Paula karakterinin filmde ele alınışı biraz tereddütlü olmuş.

Keşif

  • Senaryo ve genel film yönetimi belirli bir dengeye sahip.
  • Tomas ve Julian karakterlerinin zıt yönleri filmin olay örgüsü içerisinde iyi ele alınmış.
  • Tomas’ın “Montreal 1976” yazan penyesi bana “Hababam Sınıfı Uyanıyor” (Yönetmen: Ertem Eğilmez) filminde benzer bir penyeyi giyen Badi Ekrem (Şener Şen) karakterini hatırlattı.

Öylesine

  • Bulunamadı.

Abluka

image

Filmin Künyesi:

ABLUKA | Yönetmen: Emin Alper / Oyuncular: Mehmet Özgür (Kadir), Berkay Ateş (Ahmet), Tülin Özen (Meral), Müfit Kayacan (Hamza), Ozan Akbaba (Ali) / Türkiye / 2015 / Renkli/ 119´

Sinopsis:

20 yıl hapis yattıktan sonra, Kadir şartlı tahliye olur. İstanbul büyük bir siyasal karmaşa içindedir, polis ise failleri yakalamak için önlemlerini her geçen gün arttırmaktadır. Emniyette yüksek bir mevkide olan Hamza, şartlı tahliye karşılığında Kadir’e bir iş bulmasında yardımcı olur. Kadir bir çöp toplayıcısı gibi çalışarak gecekondu mahallelerinde muhbirlik yapmaya başlar. Çöplerde bomba yapım malzemeleri olup olmadığını araştırmakta, buna göre istihbarat bilgisi üretmektedir. Kadir, kardeşi Ahmet’i çalıştığı mahallelerden birinde bulur. Ahmet ise belediyede sokak köpeklerinin itlafından sorumlu birimde çalışmaktadır. Ahmet, Kadir’in yakın bir abi-kardeş ilişkisi kurmak için çabalarını karşılıksız bırakır. Ahmet’in mesafeli tutumu, Kadir’i çeşitli komplo teorileri üretmeye yöneltir.

Not: Yukarıdaki paragraf Başka Sinema sayfasından alınmıştır.

Artılar

  • Filmi oldukça beğendim.
  • Oyunculuklar, özellikle de Mehmet Özgür çok başarılı.
  • Filmin zorlama yapmadan mizahi unsurlar içermesi güzel olmuş.

Eksiler

  • Ahmet’in evin içerisindeki inşa girişimi tam olarak aktarılamıyor.

Keşif

  • Kadir’in, çöpleri karıştırırken tabiri caizse bir köpek gibi koklaması; kardeşi Ahmet’in ise köpek itlaf ekibinde olması.
  • Ahmet’in yaralı köpek ile olan sahneleri güzeldi.
  • Rüya sahneleri film içerisine çok iyi eklemlenmiş.
  • Filmde atmosfer kurma o kadar başarılı ki izlerken biz de abluka altında hissediyoruz kendimizi.
  • Kadir’in emniyet tarafından kullanılması ve sonlara doğru onlarla karşı karşıya gelmesi aklıma “Kabadayı” (Yönetmen: Ömer Vargı) filmini getirdi.

Öylesine

  • “Mahkumiyet”

The Club

image

Filmin Künyesi:

THE CLUB | Yönetmen: Pablo Larraín / Oyuncular: Roberto Farías (Sandokan), Antonia Zegers (Hermana Mónica), Alfredo Castro (Padre Vidal), Alejandro Goic (Padre Ortega), Alejandro Sieveking (Padre Ramírez), Jaime Vadell (Padre Silva), Marcelo Alonso (Padre García), José Soza (Padre Lazcano), Francisco Reyes (Padre Alfonso) / Şili / 2015 / Renkli/ 97´

Sinopsis:

Pablo Larraín’in Oscar’lı No’nun ardından yönettiği The Club, aşılmaz duvarların ardındaki sırlarla dolu Katolik Kilisesi’ne sert bir eleştiri yönelten, mizahi bir bakışı da ihmal etmeyen, karanlık bir film. Küçük bir sahil kasabasında, gözlerden uzakta bir evde dört eski rahip kalıyor. Bu ıssız yere, ağza alınmayacak günahlarından kurtulmaları için yollanmışlar. Başlarında katı düzenlerini takip eden sert bir kadın kâhya var. Fakat henüz gözden düşmüş bir beşinci rahibin evlerine gelmesiyle bu hassas düzen bozulacak, geride kaldığını sandıkları geçmişleri yüzlerine vurulacak, Araf’taki bu günahkârların karanlık sırları açığa çıkacaktır.

Not: Yukarıdaki paragraf Film Ekimi sayfasından alınmıştır.

Artılar

  • Genel anlamda filmi beğendim.
  • Oyuncu seçimlerini ve müziği başarılı buldum.

Eksiler

  • Sahil kasabasının rahipler dışındaki yerel yaşayanları çok iyi aktarılamamış.
  • Rahiplerin sorgulanmasının birkaç güne yayılması biraz tuhaf olmuş.

Keşif

  • Atmosfer ve görüntü yönetimi anlamında Carlos Reygadas ve Raul Ruiz filmlerini anımsattı.

Öylesine

  • “Tazıların Ardında”