40 Günlük Sessizlik

image

Filmin Künyesi:

40 GÜNLÜK SESSİZLİK | CHILLA | 40 DAYS OF SILENCE | Yönetmen: Saodat Ismailova / Senarist: Saodat Ismailova, Ulugbek Sadikov / Oyuncular: Rukhshona Sattarova (Bibicha), Barohat Shukurova (Khamida), Saodat Rahimova (Bibi Soadat), Farida Olimova (Sharifa) / Özbekistan / 2014 / Renkli / 88´

Sinopsis:

Chilla, Özbekistan taşrasında göz alıcı dağlarla çevrili, ücra bir yerde yaşayan bir aileyi gözlemler. Bu anaerkil evde, nedensiz bir şekilde hiç erkek yoktur. Filmin dört kadın karakteri de kendilerini öyle ya da böyle hayatlarının dönüm noktalarında bulurlar. Yönetmen Ismailova olağanüstü mahrem bir kadın dünyasına düşünsel bir bakışla yaklaşıyor. Chilla, birbirine sıkı sıkıya bağlı dört bireyin bir portresi olmakla birlikte her bireyin kendi başlarına kendi kimliklerini kurmaları sürecini de izliyor. İrade yoluyla insanın kendini bulmasına dair bir gösterge olan Chilla, titizlikle kurgulanmış sürükleyici bir görsel dünya sunuyor.

Not: Yukarıdaki paragraf İKSV sayfasından alınmıştır.

Öylesine

  • Vasatın altı bir film olarak değerlendirdim.
  • Minimal bir film çekilmeye çalışılmış fakat etkisi de minimal olmuş.
  • “Bibicha’nın Kutusu”
  • Filmde gördüğümüz keçiler Bibicha’nın sesi oluyor belki de. Evdeki sofradan yemek yiyen, ormanda çalılar ile oynayan o keçiler.

Beyaz, Beyaz Leylekler

image

Filmin Künyesi:

BEYAZ, BEYAZ LEYLEKLER | WHITE, WHITE STORKS| BELYE, BELYE AISTY | Yönetmen: Ali Hamroyev / Oyuncular: Lyutfi Sarymsakova, Sairam Isayeva, Bolot Bejshenaliyev, Khikmat Latypov, Mokhammed Rafikov / SSCB, Özbekistan / 1966 / Siyah-Beyaz/ 82´

Sinopsis:

Hamroyev, uluslararası başarı kazanan bu ilk filminde bozkır manzarasına ressamsı bir yaklaşım getirerek alameti farikası sayılan alışılmışın dışında ve isyankar kadınların rolü temasını işliyor. Beyaz Leylekler adlı kırsal kasabada geçen hikaye, evlilik dışı ilişki gibi tabu bir konuya değiniyor. Sağlam iradeli, evli ve çocuksuz bir kadın olan Malika, vaktini açıkça başka bir adamla geçirmekte ve bu adamla şefkatli bir bağa sahip gözükmektedir. İlişkinin gelişiminden daha da etkileyici olan şey ise Homrayev’in, gelenekle tanımlı, girift aile ilişkilerine dair verdiği ayrıntılar ve aralarında at üstünde oynanan şiddetli ve hızlı oyun Buzkaşi’nin de olduğu gelenekleri tasvir ediş biçimidir.

Not: Yukarıdaki paragraf Pera Müzesi sayfasından alınmıştır.

Artılar

  • Genel anlamda kayda değer bir film olmuş.
  • Filmin “leylek” ile kurduğu tematik ilişkiyi başarılı buldum.
  • Senaryo oldukça samimi bir dille kaleme alınmış.

Eksiler

  • “Malika’nın kocası” karakteri tam bir yere oturtulamamış.
  • Köy hayatına dair özellikle “iş yapma” ya da “geçim kaynağı” gibi noktalarda yeterince bilgi verilmiyor.

Keşif

  • Leyleklerin akşam yemeğine gelip örtüye gagalarını uzatmaları ne de güzeldi.
  • At ile oynanan oyun ve düğün sahneleri ile Özbek kültürüne dair motifler aktarıldı.
  • Filmden bir replik: “Leylekler gece giderler. Yollarını yıldızlarla bulurlar.”
  • Leylekler atfedildiği gibi bebekleri değil de onların dünyaya gelmesine vesile olacak anne ve baba adaylarını mı bir araya getiriyor ya da buluşturuyor acaba : )
  • Kadınların ikinci planda kalmasına dair vurgulamalar iyi yapılmış.
  • Filmin müziklerinde Metin Erksan filmlerindeki müzik kullanım havası vardı.

Öylesine

  • “Postacının Beyaz Leylekleri”