Bir Kadın + Bir Erkek

image

Filmin Künyesi:

BİR KADIN + BİR ERKEK | UN + UNE | Yönetmen: Claude Lelouch / Senarist: Claude Lelouch, Valérie Perrin / Oyuncular: Jean Dujardin (Antoine Abeilard), Elsa Zylberstein (Anna Hamon), Christophe Lambert (Samuel Hamon) / Fransa / 2015 / Renkli / 113´

Sinopsis:

Antoine karizmatik ve başarılı film müziği bestecisidir. İş için Hindistan seyahatine çıkar. Anna ise çocuk sahibi olmak isteyen ama hamile kalmakta birtakım sıkıntılar yaşayan bir kadındır. Antoine’ye neredeyse tamamen zıt karakterde olan Anna, Fransa Büyükelçisi’nin eşidir. Bu iki farklı insanın kaderi Hindistan yolunda keişecek ve ikili, karmaşık bir ilişkinin içerisine girecektir. Yönetmenliğini Claude Lelouch’un üstlendiği romantik filmin başrollerinde Oscarlı Fransız oyuncu Jean Dujardin ve Elsa Zylberstein yer alıyor.

Not: Yukarıdaki paragraf Beyazperde sayfasından alınmıştır.

Artılar

  • Genel anlamda başarılı bir film olmuş.
  • Oyunculukları başarılı buldum.

Eksiler

  • Antoine’nin merak ettiği absürd soruları yönelttiği bölüm, Amma Ana sayesinde iyileşme gibi noktalar senaryodaki açıklıklar gibi gözüküyor.
  • Filmin başında etkili bir figür olarak yer alan yönetmen Rahul birden çıkıveriyor filmin içinden.

Keşif

  • Filmin sonundaki sahneler ve atmosfer bana biraz “Issız Adam” (Yönetmen: Çağan Irmak) filmini anımsatıyor.
  • Filmin komedi tarafı da başarılı.

Öylesine

  • “Amma Velakin”
  • “Bereketli Nehirler Üzerinde”

Sonsuz Hüzün

image

Filmin Künyesi:

SONSUZ HÜZÜN | LA TIRISIA| PERPETUAL SADNESS | Yönetmen: Jorge Pérez Solano / Oyuncular: Gustavo Sánchez Parra (Silvestre), Adriana Paz (Cheba), Noé Hernández (Canelita), Gabriela Cartol (Ángeles Miguel), Mercedes Hernández, Alfredo Herrera / Meksika / 2014 / Renkli / 110´

Sinopsis:

Cheba ve Angeles aynı adamdan hamile kalmıştır: Silvestre. Silvestre, başka bir adamla evli olan Cheba’nın sevgilisi, Angeles’in ise üvey babasıdır. Angeles’in annesi, kızının bebeği doğurmasını istemez. Cheba’nın kocası ise çalışmak için gittiği yerden dönmek üzeredir. İki kadın da bütün hayatlarını etkileyecek bir karar vermek durumunda kalacaktır. Sonsuz Hüzün, Meksika’nın Oaxaca bölgesinde, herkesin tirisia (ebedi hüzün) denen bir ruh arazından mustarip olduğu, dünyadan izole, gerçeküstü küçük bir köydeki kadınların mutluluğu yakalamak için verdikleri uğraşı anlatıyor.

Not: Yukarıdaki paragraf İKSV sayfasından alınmıştır.

Artılar

  • Filmin geneline sinmiş sakinliği beğendim.

Eksiler

  • Sonlara doğru aileler içerisindeki kopuşlar çok hızlı işlendi gibi geldi bana.

Keşif

  • Kaktüs ağacının dilek ağacı olarak kullanılması ne garipti. Yaşanılan yöreye/bölgeye göre dilek ağacı farklı olabiliyor. Bu film Amasya’da geçseydi dilek ağacı belki de elma olurdu.
  • Bembeyaz tuzun içerisine kendisini bırakan karakter bir bakıma beyaz gelinlik özlemini gideriyor.
  • Finale doğru bizleri karşılayan Palyaço gösterisi hüzün sonsuz olsa da sonlu hayatın bir şekilde devam ettiğine işaret ediyordu.
  • Tuz ile kurulan saflık ilişkisi güzeldi.
  • Cheba karakteri ve genel anlamda filmin görsel dili “Medeas” (Yönetmen: Andrea Pallaoro) filmini aklıma getirdi.

Öylesine

  • Bulunamadı.

Fassbinder: Talepsiz Sevmek

image

Filmin Künyesi:

FASSBINDER: TALEPSİZ SEVMEK | FASSBINDER: AT ELSKE UDEN AT KRÆVE | Yönetmen: CHRISTIAN BRAAD THOMSEN / Oyuncular: RAINER WERNER FASSBINDER, IRM HERMANN, HARRY BAER / Danimarka / 2015 / Siyah-Beyaz ve Renkli / 102´

Sinopsis:

Danimarkalı sinemacı Christian Braad Thomsen, Rainer Werner Fassbinder’in yakın arkadaşlarındandı. İlk defa 1969 yılında Fassbinder, Aşk Ölümden de Soğuktur’u Berlin’de gösterdiği ve yuhalandığı sırada tanışmışlardı. Braad Tomsen, 1970 yılında Fassbinder’le yaptığı uzun konuşmalar ve röportajları sonunda bir araya getiriyor bu nefis arşiv belgesel ortaya çıkıyor! Fassbinder’in annesi Lilo Pimpout’la yaptığı ses röportajlarını ve kült oyuncuları Irm Hermann ve Harry Baer’le olan güncel mülakatları da içine alarak kült yönetmenin pek bilmediğimiz, hayatının değişik dönemlerin ışık tutan oldukça samimi bir portresini çiziyor. Brad Thomsen’in anlatıcılığında Fassbinder’in düşünce akışına eşlik ederken, onu sadece çok sevdiği Hollywood filmlerinden bahsederken değil, aynı zamanda psikanalizden aşka, evlilikten çocuk sahibi olmaya ve tabii ki delilikle ilgili konuşurken de dinliyoruz.

Not: Yukarıdaki paragraf !f İstanbul sayfasından alınmıştır.

Artılar

  • Genel anlamda başarılı bir film olmuş.
  • Belgesel içindeki bölümlendirmeler iyiydi.

Eksiler

  • Keşke başka sinema yönetmenlerinden de bu belgesel için katılım sağlansaymış.

Keşif

  • Fassbinder’in değindiği, insan kendinden bir tane daha yaratmalı sözü üzerine görüntünün aynalı bir sahneye bağlanması güzel bir uygulama olmuş.
  • Fassbinder’in şu tespitini beğendim: “Kadınlar erkeklerden daha heyecanlıdırlar. Kadınlar çığlık atar. Evet, bir çığlık. Hiç bir erkek çığlığı duydunuz mu siz? Ben duymadım”
  • Bu tür yönetmen/oyuncu belgesellerini oldukça başarılı buluyorum. Hele bir de onların yaşamına tanıklık etmiş birileri tarafından hazırlanmışsa.
  • Fassbinder filmlerini büyüyen bir çocuğun gözünden çekiyor tespiti de ilginç.
  • Filmde Fassbinder ile ilgili bilmediğim birçok şey öğrendim. Ve birçok filmini de merak ettim. Ne hızlı bir yaşam. 37 yıla 60 tane film sığdırmış. Belgeselde birinin şöyle bir yorumu vardı: “Aşırı dozda çalışma onu öldürdü”

Öylesine

  • “Talepsiz Belgelemek”
  • Büyümeyi reddeden Fassbinder belki de daha çok büyümemek için 37 yaşında aramızdan ayrıldı.

Yatak Dersleri

image

Filmin Künyesi:

YATAK DERSLERİ | BEST IN BED | Yönetmen:  Delphine de Vigan  / Oyuncular:  Laurence Arné (Emma Dorian), Eric Elmosnino (Tristan), Didier Bezace (Paul), Valérie Bonneton (Bene Dorian), Jérémy Lopez (Yann), Julia Faure (Agathe), Eric Boucher (Benjamin), François Morel (Docteur Gipch), Loïc Corbery (Tom Lesage), Sophie De La Rochefoucauld (Michèle), Yolande Folliot (Françoise), Riton Liebman (Thierry), Damien Ferrette (Bob Clark), Aude Briant (Nicole), Delphine Chuillot (Catherine) / Fransa / 2014 / Renkli / 91´

Sinopsis:

Emma işinde başarılı, kendine güvenen ve her zaman istekli bir kadın-dı, artık değil. Art arda gelen başarısız tek gecelikler onu ciddi bir problemi olduğuna ikna eder. Şimdi ise Emma’nın tek bir amacı vardır: O da yatakta en iyisi olmak… Biz kahramanımızın mucizeler yaratamayacağını biliyoruz ama yine de bu tuttuğunu koparan kadını kahkahalarla izleyeceğinize eminiz.

Artılar

  • Genel anlamda vasatın biraz üstü bir film olmuş.
  • Oyunculukları başarılı buldum.
  • Senaryoda olayların birbirlerine bağlanması ile ilgili yapılan ince ayarlamaları beğendim.

Eksiler

  • Filmin komedi yönü daha da güçlü olabilirdi.
  • Filmin açılış sahnesinde ilk ve son defa Emma ve babasını birlikte görüyoruz. Daha sonra Emma babasını kaybetmiş yetişkin bir kadın olarak karşımıza çıkıyor. Gördüğüm kadarıyla babanın Emma üzerinde önemli bir ağırlığı ve etkisi var aslında. Ama film içerisinde Emma’yı, babası ile ilgili bir yad etme ya da eski anıları hatırlama gibi eylemlerde görmüyoruz.

Keşif

  • Filmde cinselliğin kullanılışı/ele alınışı bana biraz François Ozon filmlerini hatırlattı.
  • Filmde bir ekonomi dergisinde sürekli seks temalı makalelerin ele alındığını görüyoruz. Seks ve ekonomi birleşirse: Seksonomi
  • Emma’nın çalıştığı dergideki patronun, yazı ekibine ekonomi ve seks konusundaki araştırmalar ile ilgili sürekli öneri ve yardımlarda bulunması (başkalarından öğrendiğini kastederek) fikri güzel bir uygulamaydı.
  • Filmdeki Bene karakterini canlandıran Valérie Bonneton’u sima ve tavır olarak, daha çok “Arka Sokaklar” dizisinde Komiser Hüsnü Çoban’ın (Özgür Ozan) eşi Suat Çoban olarak tanınan emektar oyuncu Figen Evren’e benzettim.
  • Eskort Kız Agathe rolünde Julia Faure oldukça başarılıydı. Bu filmdeki üniversiteli eskort kız figürü bana benzer bir konunun ele alındığı “Kadınlar” (Yönetmen: Malgorzata Szumowska) filmini hatırlattı.

Öylesine

  • “Seksen Dakikada Devr-i Alem”
  • “Emma Mutlu Son İstiyor”