Ömer

image

Filmin Künyesi:

OMAR | ÖMER | Yönetmen: Hany Abu-Assad / Oyuncular: Adam Bakri, Samer Bishara, Eyad Hourani, Leem Lubani, Waleed Zuaiter / Filistin / 2013 / Renkli / 94´

Sinopsis:
Paradise Now / Vaat Edilen Cennet filmiyle dünya çapında ilgi toplayan Filistinli yönetmen Hany Abu-Assad’ın yeni filmi, trajik bir aşk hikâyesini anlatıyor. Ömer, sevgilisi Nadya’yla buluşmak üzere Batı Şeria duvarını aşarak kurşunların arasından geçmeye alışkındır. Ne var ki, Ömer, duvarı geçtiğinde bir direnişçiye dönüşür ve bazı seçimler yapmak zorunda kalır. Yakalanan arkadaşları işkence görüarken Ömer de yaşamla sadakat arasında kalır. Şüphe ile ihanet, güven duygusunu siler geçer. Sonunda Ömer de yakalandığında askeri polisle bir kedi-fare oyununa girişecektir. Oysa tek gerçek, Nadya’ya olan aşkıdır.

Artılar

  • “Omar” rolünde Adam Bakri’nin oyunculuğu oldukça başarılı.
  • “Nadia” rolünde Leem Lubany’nin oyunculuğu oldukça başarılı.
  • Filmde mizahi öğeler ölçülü ve etkili bir şekilde kullanılmış.
  • Filmin kurgusu oldukça başarılı.
  • Nadia-Amjad sürpriz evliliğinden sonra filmin final yapacağı havası hakim olmuşken, yönetmenin biz seyircileri heyecanlı bir son bölüme daha sürüklemesi sürpriz ama iyi bir uygulama olmuş.

Eksiler

  • Filmdeki bir kovalamaca sahnesinde Omar’ın bere takıp üzerindeki mantoyu çıkararak peşindekileri kolayca atlatması inandırıcılık açısından bana biraz zayıf bir uygulama gibi geldi.
  • Hapishanedeki yetkilinin Omar’a yardımcı olması/insancıl yaklaşması, öncesinde pek inandırıcı ipuçları ile desteklenmiyor.

Keşif

  • Amjad’ın (Samer Bisharat) filmin başında Nadia’nın isteği üzerine yaptığı Marlon Brando taklidi (Baba filmindeki Don Vito Corleone) meğer boşuna değilmiş. Zira filmin sonunda aslında Amjad’ın içten içe mafyavari bir plan uygulamış olduğunu gördük.
  • Omar, Nadia ve Amjad arasındaki aşk üçgeni bana “Eşkıya” (Yönetmen: Yavuz Turgul) filmini ve oradaki Baran, Keje ve Berfo aşk üçgenini hatırlattı.
  • Yönetmenin Filistinli gençlerin ailelerini filmde özellikle arka planda tutmuş olduğunu düşünüyorum. Filmdeki ana karakterlerimizin anne-babalarını daha çok az diyaloglu yemek sahnelerinde ya da kız isteme töreninde görebiliyoruz.
  • Kimi sahnelerde arka plandaki Filistin silueti önünde büyükçe bir billboard üzerinde sergilenen çeşitli reklamlar (yatak, giysi vb.)  görüyoruz. Yönetmenin buradaki tercihini hayatın devam ettiğine dair bir ironi olarak yorumladım.

Öylesine

  •  “Başka Ülkenin Çocukları”.

Zürafa

image

Filmin Künyesi:

ZÜRAFA GIRAFFADA Yönetmen: Rani Massalha / Oyuncular: Saleh Bakri, Roschdy Zem, Ahmad Bayatra, Mohamad Bakri, Laure de Clermont / Filistin / 2013 / Renkli / 85´

Sinopsis:
Rani Massalha’nın incelikle yönettiği ilk filmi Zürafa, insanın içine işleyen bir dramayı ince bir alay ile anlatıyor. Gerçek bir hayat hikayesinden esinlenen filmin başrollerinde, usta performansıyla bir yıldız gibi parlayan Saleh Bakri (The Band’s Visit, The Time that Remains) ve dikkat çekici oyunculuklarıyla Mohamad Bakri (Laila’s Birthday) ve Roschdy Zem (Days of Glory) yer alıyor. Yacine (Saleh Bakri), Filistin Batı Şeria bölgesinde ayakta kalan tek hayvanat bahçesinde veterinerlik yapmakta ve 10 yaşındaki oğlu Ziad (Ahmad Bayatra) ile yalnız yaşamaktadır. Ziad’ın hayvanat bahçesindeki iki zürafa ile özel bir bağı vardır ve onlarla iletişim kurabilen tek kişidir.

Bölgeye yapılan bir hava saldırısı sonrasında erkek zürafa ölür. Veteriner yeni bir eş bulamazsa, dişi zürafa Rita da yaşamını sürdüremeyecektir. Erkek zürafa bulunabilecek tek hayvanat bahçesi ise Tel Aviv’dedir…

Artılar

  • İlk film olarak belirli bir seviyede yer alan bir çalışma olmuş.

Eksiler

  • “Rita” isimli zürafanın hamile olduğunu öğrendikten sonra “Yacine” (Saleh Bakri), “Ziad” (Ahmad Bayatra) ve “Laura” (Laure de Clermont-Tonnerre) karakterlerinin neden o kadar sevindiğini pek anlayamadım.
  • Oyuncuların doğallığı ve filmin konusu mizah yönünün kuvvetli olacağını düşündürse de senaryo mizahi açıdan oldukça zayıf kalmış.
  • “Yacine” ile gazeteci “Laura” arasındaki yakınlaşma oldukça klasik.
  • Filistin ile İsrail arasındaki savaş/gerilim konusuna da değinmek isteyen yönetmenin bu çabası biraz yüzeysel kalmış diye yorumladım.

Keşif

  • Veteriner olan “Yacine” karakterinin yaşadığı yerdeki konumu ve olaylara tepkileri bana “Barbara” filmindeki (Yönetmen: Christian Petzold) başrolde yer alan doktor “Barbara” (Nina Hoss) karakterini anımsattı.
  • “Ziad”ın salıncağın üzerindeki sahnelerde Kalkiya’ya ait gördüğümüz beyaz renkteki evlerin görüntülerinin oluşturduğu manzara belki de bir açıdan geleceğe dair umudu simgeliyordu.
  • “Romeo” isimli zürafanın Tel Aviv’den Kalkiya’ya getirildiği son bölümlerde, caminin önünden geçerken namaz kılan insanların bir anda zürafayı dışarıda önlerinden geçerken gördükleri sahne güzeldi. Bana “Salak Milyoner” filmindeki (Yönetmen: Ertem Eğilmez) son sahnelerden birinde evin yıkılması ile namaz kılarken yerin altına düşen ama düştükten sonra da karakterin namaza devam ettiği sahneyi hatırlattı.

Öylesine

  • Nedendir bilmem “Ziyad” karakterini canlandıran Ahmad Bayatra yüzü ve konuşma şekli ile bana bir zamanların şarkıcı fenomeni “Küçük İbo”yu hatırlattı.