Filmin Künyesi:
YILANLARIN ÖCÜ | REVENGE OF THE SNAKES | Yönetmen: Metin Erksan / Oyuncular: Fikret Hakan (Kara Bayram), Nurhan Nur (Hatçe), Aliye Rona (Irazca), Sadiye Arcıman (Fatma), Kadir Savun (Ak Ali), Erol Taş (Haceli), Ali Şen (Muhtar) / Türkiye / 1962 / Siyah-Beyaz / 106´
Sinopsis:
“Sosyal konuların filmi olmaz” diye söze başlasa da Metin Erksan sosyal konuları insanı merkeze alarak anlatır. Yılanların Öcü de sinemamızın yükseliş çağındaki sosyal gerçekçi başyapıtlarından biridir. Erksan filmin ana ekseninde toprak mülkiyetini ele alırken, kadın-erkek ve sosyal sınıf çelişkisinin de inceden inceye altını çizer.
Fakir Baykurt’un romanının ilk çıktığında sansürle boğuşan kaderini filmi de paylaşır ve hatta sinemamızda belki de ilk kez tüm aydın ve sanatçıların örgütlü bir sansür karşıtı dayanışmasına sebep olur. Daha sonra vizyona girdiğinde oynadığı salonlara saldırılar olur, muhafazakâr basında ciddi eleştiriler çıkar. Sadece anlatım konusu değil anlatım biçimi, dramatik ve plastik öğeleri kullanışı da çok önemlidir Erksan’ın. 60’lı yılların görece özgür ama sert toplumcu gerçekçi toprağında, hikâyesini bağırmadan çağırmadan ve hatta ince bir mizahla anlatır; filmdeki imam muhtar ve kaymakam, belirli sosyal katman ve sınıfların temsilcileri gibidir.
Erksan gününün sosyal gerçekliğini tam ana damarlarından ortaya koyar filmlerinde… Yılanların Öcü ile aynı yıllarda çektiği Acı Hayat’ta kira sorunundan, Gecelerin Ötesi’nde yoksul insanların çaresizliğinden dem vurur… Bu nedenle ünlü Fransız sinema tarihçisi-eleştirmen Georges Sadoul yazılarında, Erksan’ın bir filminden “sinemada sınıf çatışmasının en net göründüğü bir film” olarak bahseder.
Metin Erksan kendi coğrafyasının tüm girinti ve çıkıntılarını sosyal, siyasal, kültürel ve tarihsel anlamda içselleştirmiştir. Yılanların Öcü’nde de tüm bu özelliklerini bir arada görmek mümkündür. Yılanların Öcü, Altın Ayı’nın habercisi Susuz Yaz’ın hemen iki yıl öncesinde çekilmiş ve Kartaca Film Şenliği’nde En İyi Film Ödülü’yle onurlandırılmıştır. –Mehmet Eryılmaz
Not: Yukarıdaki paragraf İKSV sayfasından alınmıştır.
Artılar
- Başarılı bir film olmuş.
- Görüntü yönetimi oldukça iyidi.
- Filmdeki müzik tercihi isabetliydi.
Eksiler
- Fikret Hakanı rolüyle özdeşleştiremedim.
- Irazca’nın sıkıntılarını Kaymakama açması, onun da emirler vererek olayları birdenbire çözüme kavuşturması bölümleri filmde çok hızlı verilmiş.
Keşif
- Film içerisinde önce gerçek yılanlarla karşılaşıyoruz sonra da “yılanlaşan” insanlarla.
- Hem Haceli hem de Irazca “yılan” gibi sinsice planlar yaparak birbirlerinin işlerini bozmaktalar.
- Köy hayatına dair izlenimlerin cüretkar şekilde resmedilmesi bir Metin Erksan filmi olduğunu belli ediyor.
- Haceli, kardeşlerin en büyüğü ve içlerinde en mülayim sayılacak olanı. Bu durum bana “Delisin” (Yönetmen: Ergin Orbey) filminde miras peşinde koşan kardeşleri hatırlattı.
- Hem “Susuz Yaz”, “Kuyu” hem de bu filmde Metin Erksan’ın köy muhtarının işlevsizliğine dair bir eleştiri yaptığına kanaat getirdim.
Öylesine
- Bulunamadı.